Spor Toto Süper Lig’de haftanın maçında Fenerbahçe deplasmanda hem de 10 kişiyle ezeli rakibi Galatasaray’ı 2-1 yendi. Maç biter bitmez daha takım hocaları ve futbolcular tek kelime etmeden Galatasaray başkanı hakemlere ve federasyona ağır ithamlarda bulunarak Türk futbolunun içinde bulunduğu durumdan kurtarmaya soyundu.

Aslına bakarsanız hangi takım kaybetse idi onun başkanı benzer konuşmaları yapacak ve kurtarıcılığa soyunacaktı. Takımlar berabere kalsalar her iki başkan aynı isyanı yapacaklardı. İlginç olan Kulüpler birliği varken hem de başkanı Ali Ağaoğlu varken diğer kulüp başkanlarını federasyona beraber gitmeye çağırmak çok anlamsızdı, sanki ben diyerek oldukça bencil davrandı gibi gözüküyor.

Kendisine sormak lazım; Fenerbahçe kulüp başkanı Ali Koç Trabzon maçının ardından benzer isyanlardayken Galatasaray başkanı Burak Elmas ona destek olmayı acaba hiç düşünmüş müydü? Ancak çok da fazla haksızlık etmeyelim galip takımı tebrik etmeyi de unutmadı. Sahaya atılan maddelere her ortamda karşı olduğunu söylemesine karşın Fenerbahçe’nin ikinci golünden atılan maddeleri yakın çekimde gösteren yayıncı kuruluşu eleştirerek kendinle tezat düştü.

Diğer taraftan Galatasaray – Fenerbahçe maçında bu kadar tepkiye sebep olan FİFA kokartlı hakemimiz Halil Umut Meler, Dinamo Kiev-Bayern Münih maçına da damgasını vurdu ve tepkilerin odağı olmaya devam etti. Ev sahibi takımın ilk yarı oynanırken penaltı beklediği bir pozisyonda uzun süre itiraz etmelerine rağmen itirazlar sonuçsuz kaldı

Unutulmaması gereken asıl nokta, 3 veya 4 büyükler güçlerini ve isyanlarını her ortamda ve fırsatta gösteriyor olabilirler ama en çok mağdur edilen ve haksızlığa uğrayanların bunların dışında kalan kulüpler olduğunu unutulmaması gerekliliğidir. Bu kulüplerde artık büyük takım tanımaksızın kaliteli ve ucuz futbol kadroları kurarak sahada aslanlar gibi mücadele ediyorlar, bunu da şu andaki süper lig puan tablosunda gösteriyorlar.

Dünya Superbike Şampiyonası’nda Yamaha Fabrika Takımı ile yarışan Toprak Razgatlıoğlu şampiyonluğa ulaşan ilk Türk yarışçısı olma başarısını gösterdi ve bu şampiyonluğu bunu çok arzu eden ancak vefatı sebebiyle göremeyen babasına armağan etti. Daha önceleri de Kenan Sofuoğlu 5 kez dünya şampiyonu olmayı başarmıştı. Azim, istikrar ve yılmadan çalışan her Türk sporcusunun başaramayacağı bir spor branşının olduğunu düşünemiyorum.

Sağlıkla ve esen kalın