reklam
Ana Sayfa Sür Manşet, Yazarlar 22.03.2024 678 Görüntüleme

TÜRK BAYRAMI NEVRUZ

Kelime anlamı Farsça “Nev= yeni ve Ruz=gün” sözcüklerinden oluşan Nevruz, Yeni gün anlamına gelmektedir. Eski İran takvimine göre yılın ilk günüdür ve İlkbaharın başlangıcı sayılır. (1)

Türk dünyasında Bahar Bayramı olarak kutlanır. Bütün bayramların dini ve milli bir inanıştan, o toplumu ilgilendiren ortak bir hatıradan, geleneklerden, duygulardan ve tabiatın insanlara tesir eden bir olayından doğduğuna inanılır. (2)

Nevruz, insan ruhunun tabiattaki uyanışıyla birlikte kutladığı bir bayramdır. Bu bayramın yani mevsimlerin değişikliğinden doğan özel günlerin, başka adlar altında birçok milletin sosyal hayatında yer aldığı bilinmektedir. Türklerde bir tabiat, varoluş, diriliş bayramı niteliğinde olan Nevruz’un ruhi atmosferini ve eskiliğini anlayabilmek için kültürümüzün eski sayfalarına bakmak gerekir.

Nevruz, farklı topluluklarda farklı anlam kazanmıştır. Fakat kültürlerarası etkileşim sonucu çeşitli kültürlere girmiş ve benimsenmiştir. Nevruz geleneği ne Sünnilikle ne Alevilikle ne Bektaşilikle   doğrudan bağlantısı olmayan, İslamiyet’ten çok öncelere giden bir gelenektir. Yani bir dinin veya mezhebin bayramı değildir. Bu yüzden de herhangi bir şekilde bir mezhep adına, bir din adına, bir etnik menşe adına bağlı gösterilmesi, istismar edilmesi bir ayrılık unsuru olarak takdim edilmeye çalışılması yanlıştır. Tarihin ve kültürün bütün gerçeklerine aykırıdır. (3)

Nevruz, Türk insanını birbirine kenetleyen, bağlayan, Ergenekon’da demir dağları eriterek dirilen atalarının ruhlarıyla yanan bir ateştir. (4) Türkler ’in kurtuluşunu simgeleyen “ERGENEKON EFSANESİ” ile özdeşleşmiştir. Dolayısıyla Farsçadan alınan Nevruz kelimesini bu bayramın adı olarak benimsemelerinden çok önceleri Türk geleneklerinde aynı bayram, “ERGENEKON BAYRAMI” olarak bilinmekteydi ve çok canlı etkinliklerle kutlanmaktaydı. Ergenekon efsanesindeki “400 yıl dört tarafı yüksek dağlarla çevrili bir vadide kalan Türk’ün yaşam kavgasında bir bahar günü tekrar ata yurduna dönerek özgürlüğüne kavuşmasını” simgeler. Daha sonraki yıllarda ulusal kurtuluş günü olarak Kabul edilmiş ve 21 Mart günü eski Türk geleneklerinde Kurtuluş Bayramı olarak kutlanmıştır. Aynı zamanda eski Türklerin ve İranlıların yılbaşı olarak kabul ettikleri bir gündür. (5)

Türk kültüründe baharı, yaşama sevincini, suyu ve kutsal arınmayı, yenilenmeyi, uyanan doğa ile birlikte bolluk ve bereketi ve üremeyi simgeleyen anlam ve öğelerle doludur. Yenisey-Orhun çevresinden, Altaylara oradan da Hun Türklerinin Avrupa’ya yürümesiyle Macaristan’a ve Balkanlar’a kadar ulaşmış, Milattan Sonra 800’den itibaren Türklerin Hazar’ın güneyinden Anadolu’ya taşınmasıyla birlikte bu coğrafyada yaşamaya başlamıştır.

Bütün bunlara rağmen birtakım şer odakları günümüzde, milli ve dini bütünlüğümüzü parçalamak amacıyla NEVRUZ’u bölücülüğün simgesi haline getirmeye çalışmaktadır. Her yıl büyük provokasyon sonucu insanlar sokağa itilmekte, özellikle kadın ve çocuklar ön saflara dizilerek istismar edilmekte ve kolluk kuvvetlerine saldırtılmaktadır.

Teröriste terörist diyemeyen, huzur ve toplumsal barışın tesisine engel olacak şekilde kışkırtıcı tavırda olan bazı çevreler, bölücü örgüt sözcülüğüne devam ediyorlar. Lütfen kendimizi kandırmayalım. Verecek bir şey kalmayıncaya kadar ne verirsen ver daima daha fazlasını isteyeceklerdir. “PKK’lı teröristlere af çıkarılması, Yerel Yönetimlerin mali olarak güçlendirilmesi, vergi toplaması, Kürtçenin eğitim dili olması, yerel parlamentonun kurulması…” vs. şeklinde devam edecektir.

Bu vesileyle şiddetten uzak, barışın, kardeşliğin, huzurun egemen olduğu, milli birlik ve beraberliğimizin sonsuza kadar süreceği, baharın müjdecisi nevruz bayramımızı kutluyor, aziz Türk Milletini saygıyla selamlıyoruz.

Süheyl ÇOBANOĞLU

RUBASAM Başkanı

Kaynakça……:

(1)    Nasrullah Uzman

(2)    Hatice Emel Aşa (Yeni Avrasya dergisi)

(3)        “         “        “      “          “           “

(4)         “         “       “       “          “           “

(5)    Nasrullah Uzman

Yorumlar

Tema Tasarım | AnatoliaWeb