DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
KARANLIK SULARDA KULAÇ ATMAK
Türkiye Cumhuriyeti’nin 101. Kuruluş yıldönümünü kutladığımız bu günlerde sizlere daha güzel sözlerle seslenmek isterdim. Ancak yaşadıklarımız buna izin vermiyor. İçeride vatandaşlarımızın çoğu bir açlık sarmalında çırpınarak ayakta durmaya çalışıyor. Anneler, tencerelerinde aş kaynatmak yerine yüreklerinde taş kaynatıyor. Çocuklar okula aç gidiyor okul kantinlerindeki fiyatlar bile ateş pahası. Yüz binlerce öğrenci üniversiteyi yarım bırakmış. Okul çağında olması gereken bir milyondan fazla evladımız okulda değil. Okuyabilenler diplomalı işsizler ordusunda nefer oluyorlar. İmkânı olan her genç geleceğini yurt dışında arıyor. İnsanlar halk ekmek büfelerinin, kent lokantalarının önünde mahcubiyet ve mahrumiyetle diziliyorlar.
İktidar mensuplarında ise en ufak bir mahcubiyet yok. Sebep oldukları tüm açıkları fukaranın sırtından kapatmaya çalışıyorlar. İç borçlar, dış borçlar ödenemez seviyeye geldi icra dosyaları dağ gibi yığılmış. Cumhurbaşkanı bir yandan, maliye bakanı bir yandan para baronlarının kapısında eğilip bükülüyorlar. Sokaklar binlerce barut fıçısıyla dolu. Gözünün üstünde kaşın var desen can güvenliğin yok. AVM’lerde caddelerde kovboyculuk oynayanların kör kurşunlarına hedef olmadan eve dönebilenler hallerine şükrediyorlar. 10 milyondan fazla olduğu tahmin edilen düzensiz sığınmacıların kontrolü mümkün değil. Nüfus yapımız giderek bozulmakta.
Bütün bunların dışında başımızda bir de Devlet BAHÇELİ faciası var. Yakın siyasi tarihimizin başkanlık sistemi dahil bütün alengirli işlerinde parmağı olan bu zat, artık parmağıyla değil kepçeyle girişti, zaten olmayan huzurumuza. Ağzını her açtığında sövdüğü DEM Parti ile ansızın samimi oldu. Ardından İmralı’da cezasını çekmekte olan Apo’ya örgütü tasfiye etmesi yolunda bir çağrı yaptı, burada da durmadı bu karanlık zat, PKK’nın ve DEM Parti’nin bile cesaret edemediği bir girişimde bulundu. “Gel DEM PARTİ grubunda konuş, terör örgütünü tasfiye et, biz de karşılığında sana özgürlüğünü verelim.” diyerek Apo’yu meclise davet etti. Pis elleri binlerce şehidin kanına bulanmış birini, o şehitlerin hatırasına zerre saygı duymadan Kürt’üyle Türk’üyle 40 binden fazla insanın katlinde baş rolü oynayan bir bebek katilini yerleştirdi gündemimizin tam ortasına. Kimi bunu anayasa değişikliği için DEM PARTİ’yi tavlayarak ERDOĞAN’ın ölünceye dek cumhurbaşkanı olmasını sağlamak için bir manevra olarak görüyor. Kimi ise bu manevranın Suriye’deki yasadışı YPG oluşumunun önünü kesmek amacıyla yapıldığını ileri sürüyor.
Bahanesi ne olursa olsun bu zatın bu kadar pervasızca ve densizce böyle bir öneride bulunması bu milletin asla kabul edemeyeceği bir emrivakidir. Meydanlarda attığı ip ayağına mı dolandı; yoksa uzaklardan bir selam mı aldı bilinmez; BAHÇELİ, APO’YU MECLİSE DAVET EDEREK çok tehlikeli bir operasyonun düğmesine bastı. Bu konu, Türkiye’nin eteğine bırakılmış pimi çekilmiş bir el bombasıdır artık. Ne zaman patlayacağı ne ölçüde hasar vereceği belli olmayan bir bombadır bu.
Durum bu kadar vahimken ana muhalefet partisi CHP’nin lideri ise vatan sathında kurulan bu kumar masasının en çömez oyuncusu olarak el yükseltmekten bahsediyor. Eyvah ki eyvah!
Son kalemiz Türkiye Cumhuriyeti’nin temelindeki kutlu günlerden biri olan 29 Ekim arifesinde, gururla ve mutlulukla dolu olmamız gerekirken tam aksine oynanmaya çalışılan pis oyunun farkındayız ve kaygılıyız. Çok sancılı bir döneme giriyoruz değerli dostlar. Kartlar yeniden karılıyor. Biz vale, kız, as umsak da bu kafayla gidersek ancak papazı buluruz.
Bu memleket yıllardır zaten yönetilmiyor, idare ediliyordu. Şimdi ise rezalet tavan yaptı. Yaşadıklarımızın asıl sorumlusu bu iktidar ve iktidarı burnuna halka takmış gibi istediği yöne çeken Karanlıklar Sultanı Devlet Bahçeli’dir. Şahlanış Partisi olarak onlara içimizden gelen en samimi duygularla ve öfkeyle bir çağrı yapıyoruz.
Siz,22 yıldır bu memleketi tek elden idare edenler, niyetinizden şüphe duymak istemezdik ama artık duyuyoruz. Daha da ötesi, gafletinizden, beceriksizliğinizden hatta ihanetinizden kesinlikle eminiz. Sizden başkası bundan daha kötüsünü başaramazdı. Sizin olmadığınız bir Türkiye’nin şimdiki Türkiye’den daha güzel olacağından eminiz.
N’olur gidin artık ve uçak biletleriniz gidiş-dönüş olmasın.
ŞAHLANIŞ PARTİSİ olarak memleketimizin üzerinde oynanmak istenen her türlü oyunun karşısında dimdik durmaya ve bu oyunun kurucularından, piyonlarından hesap sormaya yeminliyiz. Acılı, kaygılı, öfkeli bir ruh haliyle de olsa Cumhuriyet Bayramımızı kutluyor, aziz milletimize acısız, kaygısız, güvenli yarınlar diliyorum.
EN KALBİ SAYGILARIMLA…
MEHMET MAHMUT YILDIZ
ŞAHLANIŞ PARTİSİ YÜKSEK İSTİŞARE KURULU BAŞKANI
Yorumlar
Benzer Yazılar
-
MURAT DIRAGUMANDAN, A.HİSARI İDMANYURDU HEDEFİNE ULAŞACAK
-
BEYKOZ A.Ş. DEN İŞ İNSANI FARUK HACIHALİLOĞLU’NA TEŞEKKÜR
-
BEYKOZLU KADINLAR 5 ARALIK KADIN HAKLARI GÜNÜ’NDE DOĞAYLA KUCAKLAŞTI
-
Beykoz Belediyesi’ne bir soruşturma da Çalışma Bakanlığı’ndan
-
BEYKOZ KULÜPLER BİRLİĞİ BELEDİYE SPOR MÜDÜRÜ PEKİN’İ ZİYARET ETTİ
-
Beykoz Belediye Başkanı Köseler, CHP Genel Başkanı Özel’i ziyaret etti
-
KAVACIKSPOR ZORLU GAZİOSMANPAŞA MAÇINA HAZIR
-
ŞAMPİYON ÇUBUKLU GENÇLERİ GALİBİYETİ KORUYAMADI 1-1
-
KANLICASPOR ZORLU MÜCADELEYİ GALİP KAPATTI 3-1
-
Beykoz Belediyesi’nden sigortasız işçi mi çalıştırıyor iddialarına yanıt
-
Beykoz’un özel çocukları Medipol Üniversitesinde kermes açtı
-
Kadın Platformu ve BOÇAY’dan Beykoz’a özel öğrenci sınıfı