reklam reklam
Ana Sayfa Yazarlar 19.04.2019 1270 Görüntüleme
Mehmet Mahmut YILDIZ

ŞAHLANIŞ HAREKETİ GENEL BAŞKANI

HİÇBİR ŞEY OLMASA DA KESİNLİKLE BİR ŞEY OLDU!

31 Mart yerel seçimleri, birileri henüz kabullenemeseler de geride kaldı. Yalnızca yerel yöneticiler seçilecekti; ama başta AK Parti genel başkanlığını, cumhurbaşkanlığından daha önemli tutan Sayın Erdoğan olmak üzere, iktidarın pek çok bakanı; iktidarın tüm günahlarına ortaklığı, siyasetine temel almış olan MHP genel merkezi ve elbette ki onların her şart altında hık deyicisi medya, işi seçimden ötelere taşıdılar ve ülkenin bir varlık tehdidi altında olduğu korkusunu yayarak seçimi kazanmaya çalıştılar.

Bu elbette gerçek değildi. Kaldı ki gerçek olduğu kabul edilse de yurdu bulunduğu noktaya taşıyan asıl sorumluların, oy isterken utanmaları gerekirdi. Gereken bir diğer şey de beka sorunu yaşayan bir ülkenin en büyük ihtiyacının, birlik-beraberlik, sevgi-saygı ve biz duygusu olduğuydu. Ama ne yazık ki Cumhur İttifakı, tam aksine ayrıştırıcı bir dili tercih etti.

Sonuç ne oldu derseniz; iktidarın YAVUZ başkan yardımcısının dediği oldu.” Hiçbir şey olmasa da kesinlikle bir şey oldu.” Olmasına oldu da iktidar olanın ne olduğunu henüz anlayamamış gibi davranıyor. 25 yıldır keyfince oynadığı, kırıp döktüğü oyuncağını hala elinde tutma çabasında. Dışarıdan ve hele de kendi vicdanlı seçmeninin gözünden nasıl göründüğünü umursamadan; ”Vermicem işte!” diye çırpınıp duruyor.

Israrla anlamak istemeyenlere, kendimce ne olduğunu anlatmaya çalışayım. Olan ne biliyor musunuz? Haram helal ayırmadan, tüm devlet imkânlarıyla, tüm medyayla, milyarlarca lira harcamayla, günde yüz kere parmak sallamayla sürdürdüğünüz adaletsiz seçim kampanyasına rağmen kaybettiniz. Haramla, yalanla, kul hakkıyla inşa ettiğiniz, bunca yıl sürdürdüğünüz kirli saltanatınız öldü, ölüyor.

Arkanızdan ağlayacak değilim elbet; ancak sizinle birlikte üstünüze bir türlü oturmayan din algısı da zarar gördü sizin yüzünüzden. Size bakanlar, ‘İslam’da içkiyle domuzdan başka haram olmadığını’ düşünmeye başladılar. ‘Komşusu açken tok yatmanın uykusuzluğa neden olmadığını, kul hakkının hazımsızlığa yol açmadığını, Müslümanlığın hem sana hem bana değil de “Hep bana Rabbena” dini olduğunu düşünmeye başladılar. Özel işinde kendi mumunu, devlet işinde devlet mumunu kullanan Hz. Ömer’in hoş bir masal olduğunu düşünmeye başladılar.

Her şey bu kadar kötü değil elbette. Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş gibi isimlerden mucize beklemiyoruz. Şapkadan tavşan çıkarmalarını da… Ama onlarla beraber bir umut doğdu. Dostluğun, kardeşliğin, sevgi ve saygının ölmediğine dair bir inanç doğdu.

Birilerinin inatla hakir gördüğü gariban toplum çoğunluğu, asıl umudun kendinde olduğunu, yalnız iktidara değil muhalefete de gösterdi.

“Milletin adamı” diye yola çıkıp “tek adam” olana; “Asıl adam benim. Asıl patron benim. Siz, siyaset erbabı, yönetim erbabı, bana hizmetle görevlisiniz.” diye haykırdı. Frensiz bir yönetim sisteminin soğana, patatese, hıyara, bibere bile gücünün yetmeyeceğini gördü.

Ülkenin direksiyonunda, kafasına göre gaza basan, canının istediği gibi drift atan sürücüyü frenledi. “Bu gidişata dur demezsen seni şoför mahallinden alaşağı ederim.” dedi.

Çıkar için çevrenize kümelenmiş şakşakçılarınızın alkışlarını değil de asıl bu sesi duyun ey güç sarhoşları. Duymazsanız yalnız kendinize değil, tüm memlekete kötülük edersiniz.

Benden söylemesi. Gerisi size kalmış.

MEHMET MAHMUT YILDIZ-ŞAHLANIŞ HAREKETİ GENEL BAŞKANI

Yorumlar

Tema Tasarım | AnatoliaWeb