reklam
reklam reklam reklam
Ana Sayfa Sür Manşet, Yazarlar 12.03.2023 1001 Görüntüleme
Muharrem Kaynak

Muharrem Kaynak

6 ŞUBAT 2023 DEPREMİNİN ARDINDAN….

Acı çekmek, acıları paylaşmak, kederlenmek ve neşelenmek, sevinmek, sevinç duymak, sevincini ve üzüntüsünü başkaları ile paylaşmak ve üzülmek insani duygulardır, her insan duygulanır. Bu duygular şairlere ilham da verir. Şairler kendilerine gelen ilham ile daha da yoğunlaşır ve güzel eserler üretirler. Bende böyle bir yoğunluk içerisinde kaldım ve bir türlü üzüntülerimi kafamdan silip atamadım.

6 Şubat 2023 tarihinde Kahraman Maraş merkezli on bir ilimizi etkileyen ve binlerce yurttaşımızın canını yitirdiği 7.6 ve 7.7 şiddetindeki depremlerin yarattığı yıkım ve tahribat ile felaketin büyüklüğü hepimizi üzüntüye gark etti ve etkisi altında bıraktı. (Dün:09 Mart 2023 TV haberlerinde spiker ölen yurttaş sayımızın 46.104’e ulaştığını bildiriyordu…)

Üzülmemek, acımamak, yardım etmemek, ağlamamak imkânsızdı. Depremin olduğunu duyduğumuz andan itibaren TV’ler ve diğer kitle iletişim araçları aracılığı ile gece – gündüz takip ettik ve milletçe yedi gün yas ilan ettik.

Elli altı yabancı devlet bizzat ve derhal yardım için deprem bölgesine yardıma koştu ve ekipleri ile kurtarma faaliyetlerine katıldı. Yardım eden tüm devletlere sonsuz şükranlarımızı arz ediyoruz. Maddi ve manevi yardımda bulunan tüm vatandaşlarımıza ve sivil toplum kuruluşlarının tamamına da ayrı ayrı şükranlarımızı sunuyoruz. Yeter diyemiyoruz, ne vicdanımız, ne de insani duygularımız buna el ve izin  vermiyor, hala yüreğimiz sızlıyor…

Hala sağ kalan vatandaşlarımızın yaralarını saramadık, ihtiyaçlarını karşılayamadık ve sorunlarını gideremedik. Hala yıkılan binaların enkazını kaldırmakla uğraşıyoruz…

Mevsim kış, giyecek, yiyecek, barınma, beslenme, hijyen, su ve temizlik ile diğer temel ihtiyaçlar konusunda deprem bölgesindeki yurttaşlarımız hala yardım bekliyor.

İç göçü durduramıyoruz, sağ kalan yurttaşlarımız daha emin il, diyar ve bölgelere göç ediyor…

Umarım deprem sonrasında, bu yaşadıklarımızdan ve görmek istemediğimiz felaket manzaralarından gerekli dersleri almış oluruz. Devlet ve millet olarak üzerimize düşen ne ise dersimizi aldıktan sonra eksiksiz olarak yapmak dileğimizdir.

Umarım İlim ve fenden, teknik gelişmelerden azami şekilde istifade ederiz. Deprem konusu  ile ilgili olarak da jeologlarımızı, jeofizik mühendis ve profesörlerimiz ile ilim adamlarımızı, uzmanlarımızı ve  akademisyenlerimizi, inşaat mühendislerimizi, Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (MMOB) ile ilgili kurum ve kuruluşlarımızın raporlarını da dikkate alırız.

6 ŞUBAT 2023 depremi ile ilgili olarak iki uzun şiir yazdım ve içine kendi duygularımı da kattım, bu şiirlerimi şimdi sizlerle paylaşıyorum. Gazetemizde ve gazetemizin uygun köşelerinde yayınlanması ve okunması en büyük dileğimdir.

Allah’ım millet olarak bizlere, bir daha böyle felaketler yaşatmasın, depremde hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Yakınlarını kaybeden yurttaşlarımıza da sabırlar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.                                                                                                                         

6 ŞUBAT 2023 DEPREMİNİN ARDINDAN

                                      (ŞİİR)

6 Şubat 2023, 04:17’yi gösterirken durdu saatler, durdu…

Vurdu, vurdu, deprem vurdu hepimizi, deprem vurdu

Türkiye’m yasa boğuldu, deprem tüm dünyada duyuldu

Al Bayrağımız yarıya indi, yurtta yedi gün yas ilan edildi

Çok canlar gitti, çok ocaklar söndü, milletimiz çok yara aldı…

 

Hey gidi! Maraş hey! gün gelir ve o yaralar sarılır

Adın Kahraman Maraş’tır, dünya seni öyle tanır

Göç edenler elbet döner, kendi yurdunda barınır

Tekrar yanar ocaklar, duman çıkar, yine bacalar tüter

Bizim dert ve kederlerimiz de ancak o zaman biter

 

Kahraman Maraş olacaktır, yine senin o zamanki adın

Sen çok büyüksün çok, çünkü sen çok Kahraman’sın

Yine KAHRAMAN MARAŞ derler sana bihakkın

Yurdumuzu düşman işgal ettiğinde onu sen dağıttın

Sil artık, sil gözyaşlarını, sen hepimizi çok ağlattın

 

Hey gidi! Şanlı Urfa hey! gün gelir de o yaralar sarılınca…

Biter elbet, hem sendeki, hem de bizdeki kaygı ve tasa

Haber verin herkese, hem eşe, hem de dosta, eğer dostsa

Dostça gelsinler, yardıma muhtaç yurttaşlarıma, dostça

Dünya duysun, milletçe yeniden şahlanacak ŞANLI URFA…

 

Hey gidi GAZİ ANTEP, hey! Gazi, hey! Antep, hey! Ayıntab,

Bilirim senin de yüzün gülerdi hep, yarınlarda da gülsün yüzün

Maraş ve Urfa gibi, Antep’i de inşa edecek bu millet görürsün

Sen duru ve tertemiz sular gibisin, aman kaynakların sönmesin

Gülsün, yine gülsün senin yüzün, bitsin artık bu acı ve hüzün

 

Hey gidi! HATAY hey! bir gece uyandık ki vay anam vay…

Deprem vurmuş yerle bir etmiş Hatay’ı, vay anam vay…

Ulu Önderimiz ATATÜRK, çok azimli ve çok kararlı idi

Tüm dünyaya haykırdı! ”Hatay benim şahsi meselemdir” dedi

Seni varlığı ve kararlılığı ile aldı ve anayurda bağladı

 

Ata’mın emaneti idin, sen de göçtün gittin, her şey toprak olacak

Milletçe ağlayarak seni içimize gömdük, acılar içimizde kalacak

Hey gidi Hatay hey! Bu millet seni yeniden kuracak ve inşa edecek

Göreceğiz o günleri, dünya Türk Milleti’nin hünerlerini de görecek

Hatay yerli yerinde ebediyete kadar duracak ve sınırımızdaki ay olacak

 

Adıyaman, Diyarbakır, Malatya ve Elazığ’lıyız biz hepimiz

Adana, Osmaniye ve Kilis’de de var birçok depremzedemiz

Gazi oldu sağ kalanlar, Gazidir bizim O on bir güzel ilimiz

Gazilerinin kadrini ve kıymetini bilir bizim Aziz Milletimiz

Yüce Rabbim, diz çöken mısralarla avuç açtık, sana yalvarırız

 

Söyle şair Kaynak, sen de söyle sözünün özünü, biz söz dinleriz

Depremle savaştı ve direndi O on bir güzel ilimiz, yandı ciğerimiz

Hem gece, hem de gündüz vursa da deprem, kalmasa da mecalimiz

Milletçe diriliriz ve ayağa kalkarız, …hele geçsin de şu üzüntümüz

Asla! Asla! Anılarda kalmaz sizin O dillere destan olan güzelliğiniz

Muharrem KAYNAK

10 MART 2023

6 ŞUBAT 2023 DEPREM VURDU BİZİ…

                                             (ŞİİR)                                                  

Yıkıldı evimiz, barkımız, enkaz altında kaldı nice canlarımız

Hepsini toprağa gömdük, ne malımız kaldı ne de mülkümüz

Deprem vurdu… sanki kıyamet koptu, her yer düz oldu düz

Yerler kar, hala yağıyor, mevsim zaten kış donduk, donuyoruz

 

Daha cemreler düşmemişti ama, kaynaştık ve birbirimize sarıldık

Milletçe tek vücut olduk, aynı nefesle ısındık ve enkazla savaştık

Huzur içinde uyuyorduk, gece saat dört on yedi, daha ortalık karanlık

Deprem denilen afet vurdu bizi, yıkıldık, yerle bir olduk, dağıldık

 

Şiddeti yedi nokta altı, benim diyen binalar bile ayakta duramadı…

Deprem aynı gün, birde yedi nokta yedi ile vurdu, bütün evler yıkıldı

Kahraman Maraş merkezli on bir ilimizde herkes enkaz altında kaldı

Çöken her binada feryat figan haykıranlar, yardım edin diyenler vardı

 

İsimlerini üzülerek saydığım, on bir ilimizin çok nimetlerini yedik

Ey! Maraş! Kahraman Maraş, Ağustosta senin dondurmanı da yedik

Adana yedik, Urfa yedik, tadı damağımızda tüm bu kebapları yedik

Elazığ’da gakgoşlarla çayda çıra oynadık, Malatya’da kayısı yedik

 

Osmaniye halkı Kınık boyundandır ve onların soyu çok asildir

Adıyaman yamandır, onun tarihinde Komagene Krallığı vardır

Gaziantep Gazidir, bir de onun dünyaca meşhur baklavası vardır

Diyarbakır türlü nimetlerle doludur, çok büyük karpuzu vardır

 

Adana ve Urfa kebapları ile çi-köfte, birde Antep baklavası vardı

Antep’in hamamları türküsü çalınıp söylenirken mırra içenler vardı

Mardin kapı şen olur, Mardin kapısından atlayamadım diyenler vardı

Şimdi o diyarlar, vurmayın arkadaşlar ben yaralıyam diyenlerle doldu

 

Elalem al giymiş ben karalıyam, kara bulutlar sardı havayı anam

Toroslar’ın koludur bizim Gâvur Dağları, gayrı ben dayanamam

Nemrud’un kızı diye çalınmıyor Kazancı Bedih’in türküleri anam

Sıra geceleri bitti, şimdi ağıt yakıyorlar, gitti binlerce can ve canan

 

Mardin’de nakış nakış işlenirdi sırma ve gümüşler, onun adı telgari’dir

Hatay bizimdir, bize Atamızdan armağandır, Hatay huduttaki Ay’dır

Hatay’ın yemekleri çok meşhurdur ve her üç dinin kardeşliği ile tanınır

Bu illerimizin hepsi Atamızdan armağandır, hepsi de vatan toprağıdır

 

Öyle çok güzellikleri var ki bu illerimizin, kolay değildir sayması

Güzellikleri ve kendilerine has özellikleri kıskandırırdı herkesi

Nerdeyse tarih oluyordu, bu güzel illerimizin o güzel coğrafyası

Şair Kaynak; bu şiirdir desende sen, şiir değil, bil ki destanın hası

Milletçe yeniden inşa ederiz biz oraları, içimizdedir onun mayası

10 MART 2023   

Muharrem KAYNAK

Yorumlar

Tema Tasarım | AnatoliaWeb